Gönderen: adalarpostasi | 30 Eylül 2013

davacıyız hakim bey!… davamız yassıada!…

DAVACIYIZ HAKİM BEY!…
DAVAMIZ YASSIADA!…

DSC_0243
Fotoğraf: Selah Özakın, Yassıada Forumu, 21.7.2013.

Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi, Yeşil Düşünce Derneği, Uğraş Salman, Av. Sennur Baybuğa’nın,
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 29.05.2013 tarih ve 5446 sayılı kararla onanan; İstanbul İli, Adalar İlçesi, Heybeliada Mahallesi, 156 ada, 1 No’lu parselin (Yassıada) “Askeri Alan” kullanımının “Turizm+Kültürel Tesis Alanı”, “Kayalık Alan” ve “İskele Alanı” kullanımına dönüştürülmesine ilişkin 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı Revizyonu ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı’nın iptali hakkında açtıkları davanın dilekçesi önemle sunulur kamuoyunun dikkatine…
)O(

İSTANBUL İDARE MAHKEMESİ’NE

Yürütmenin durdurulmasına karar verilmesi taleplidir

DAVACILAR:
1- Yeşiller Ve Sol Gelecek Partisi
Ataç-1 Sk. No:42/5 Yenişehir Çankaya/Ankara
2- Yeşil Düşünce Derneği
3- Sennur Baybuğa-TC Kimlik No:49294736004
Refah Şehitleri Cd.No:99 Heybeliada/Adalar/İstanbul
4- Uğraş Salman-TC Kimlik No:33115764864 (Yeşiller ve Sol G Gelecek partisi Adalar İlçe Başkanı)
Maden Mh.Dolunay Sk. 5/2 Büyükada/Adalar/İstanbul

VEKİLLERİ:
Av.Sennur Baybuğa
Halaskargazi Cd. No:105 K:3 Osmanbey-Şişli-İstabul

DAVALI:
T.C.Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı
Vekaletler Cad. No:1 Bakanlıklar / Ankara

TALEP KONUSU:
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 29.05.2013 tarih ve 5446 sayılı kararla onanan;İstanbul İli, Adalar İlçesi, Heybeliada Mahallesi, 156 ada, 1 No’lu parselin (Yassıada) “Askeri Alan” kullanımının “Turizm+Kültürel Tesis Alanı”, “Kayalık Alan” ve “İskele Alanı” kullanımına dönüştürülmesine ilişkin 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı Revizyonu ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı’nın iptali hakkında talebimizdir.

ASKI VE İTİRAZ TARİHİ:
İtiraza konu planlar 12.06.2012 – 12.07.2013 tarihleri arasında 1 ay (30) gün süre ile İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü binasında askıya çıkarılmış,ve tüm davacılar tarafından 11.7.2013 tarihinde Çevre Ve Şehircilik İl Müdürlüğü nezdinde idareye itiraz dilekçeleri verilmiştir.

AÇIKLAMALAR:
1- Davaya konu plan kararlarının alındığı Yassıada, günümüzde gerek doğal yapısı gerekse üzerinde yer alan yapıları, kıyı kesimi, deniz florası ile korunması gerekli-sürdürülebilir bir ekosistem anlayışının gerekli olduğu ve halihazırda yerleşimin olmadığı bir nitelik taşımaktadır. Uzun yıllardan beri herhangi bir fiziki koruma müdahalesinin yapılmadığı ve zaman zaman mülkiyet ve kullanım hakkının el değiştirdiği Yassıada, son olarak Hazine mülkiyetinden çıkarılmış ve Milli Emlak Müdürlüğü’nün 27.04.2011 tarih ve 13071 sayılı yazısı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’ne müze olarak kullanılmak üzere tahsis edilmiştir.

İPTALİ TALEP NEDENLERİ:
1. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından “KORUNAN ALANLARIN TESPİT, TESCİL VE ONAYINA İLİŞKİN USUL VE ESASLARA DAİR YÖNETMELİK” başlığıyla Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren (19 Temmuz 2012 tarihli ve 28358 sayılı Resmi Gazete) Yassıada ve Sivriada’yla ilgili olarak alınmış ve alınacak kararları bağlayıcı nitelikteki yönetmeliğin “BİRİNCİ BÖLÜM”ünün “Amaç” bölümünde yer alan 1. maddede:

“MADDE 1 – (1) Bu Yönetmeliğin amacı; milli park, tabiat parkı, tabiat anıtı, tabiatı koruma alanı ve sulak alanların tescil, onay ve ilanı ile tabiat varlığı, doğal sit alanı ve özel çevre koruma bölgelerinin tespit, tescil, onay, değişiklik ve ilanına dair usul ve esasların belirlenmesidir.”

denilmekte “İKİNCİ BÖLÜM”ün “Genel İlkeler” bölümündeyse “Korunan alanlara ilişkin genel ilkeler” başlığı altında 5. maddenin “a”, “b” ve “c” şıklarında:

“MADDE 5 – (1) Korunan alanların belirlenmesi, değerlendirilmesi ve korunmasında aşağıdaki ilkelere uyulur.

a) Korunan alanların statüsünün belirlenmesi ve değerlendirilebilmesi için zamana bağlı değişimleri ortaya koyan ekolojik süreçler tanımlanır.

b) Herhangi bir korunan alanın güncel durumu tespit edilmeden, o alanın korunan alan statüsü yeniden değerlendirilemez.

c) Korunan alanların güncel durumu; alanın biyolojik çeşitliliği, hidrolojisi, hidrojeolojisi başta olmak üzere her açıdan durumu en az ardışık dört mevsimi kapsayan ekolojik temelli bilimsel araştırma yapılarak belirlenir.”

denilmektedir.

Dolayısıyla “1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı Revizyonu ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı”nı askıya çıkartılmasını sağlayıcı karar usulsüzdür çünkü 19.07.2012 tarih ve 28358 sayılı resmi gazetede yayımlanan yönetmeliğe –aşağıda– göre İstanbul 1. Bölge Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonu’nun yönetmelik tarihinden sonra 3 ay bile geçmeden aldığı 10.10.2012 tarih ve 10-157 sayılı kararı, MADDE 5-c’de belirtildiği gibi, “en az ardışık dört mevsimi kapsayan ekolojik temelli bilimsel araştırma” yapılmadığı ve dolayısıyla “güncel durumun” usulüne uygun belirlenmediği, bu nedenle de MADDE 5-b’ye göre kararın geçersiz olduğu açıktır.

Ayrıca askıya çıkarılan bu planların temelini oluşturan Bakanlık makamının yönetmelik ve rapor tarihinden önce, yani 27.06.2012 tarih ve 4438 sayılı “olur”unun da, o tarihte ortada olmayan bu yönetmelik ve raporun “olur”u olması kabul edilemez.

Aynı yönetmeliğin 2. Bölüm 5. madde “ı” şıkkında:

“ı) Korunan alanlar ekonomik, sosyal ve kültürel ihtiyaçların yanı sıra bölgesel ve yerel karakteristikleri de göz önünde bulundurularak korunur.”

denilmektedir.

Oysa Yassıada’nın hangi yerel karakteristiklerinin “turizm ve yerleşim”e açılmasını gerektirdiği meçhuldur ve hiçbir bilimsel raporla temellendirilmemiştir.

Aksine Yassıada’nın “turizm ve yerleşim”e açılması aynı yönetmeliğin yine 2. Bölüm 5. madde “ı”, “j”, “k” ve “l” şıklarında belirtilen:

“i) Tabiat ve biyolojik çeşitlilik değerlerini koruma konusunda toplumun bilinç ve bilgi düzeyinin artırılması ve koruma amaçlarına uygun katkıların sağlanması amacı ile her türlü eğitim faaliyeti ve etkinlik desteklenir, yapılır.

j) Çevre üzerinde ciddi veya tamiri mümkün olmayan tehditlerin varlığında, bilimsel kanıtların ortaya çıkmasını beklemeden gerekli önlemler alınır.

k) Ekolojik dengeyi bozacak herhangi bir faaliyete izin verilmez.

l) Korunan alanların doğallığını muhafaza etmek ve mevcut koruma değerlerinin devamlılığının sağlanması esastır.”

uyulması gereken özelliklere de aykırı olduğu açıktır.

2. Öte yandan şimdiye kadar tüm İstanbul Adaları için olduğu gibi Yassıada için de geçerli olmuş olan 21/07/1983 tarihinde 2863 sayılı yasa olarak TBMM’de kabul edilen ve 18113 sayılı Resmi Gazete’de yayımlandığı 23/07/1983 tarihinde yürürlüğe giren“KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARINI KORUMA KANUNU”nun “TANIMLAR VE KISALTMALAR” bölümde SİT alanı şu şekilde tanımlanmıştır:

“Madde 3 – Bu Kanunda geçen tanımlar ve kısaltmalar şunlardır:

a) Tanımlar:

(3) “Sit”; tarih öncesinden günümüze kadar gelen çeşitli medeniyetlerin ürünü olup, yaşadıkları devirlerin sosyal, ekonomik, mimari ve benzeri özelliklerini yansıtan kent ve kent kalıntıları, kültür varlıklarının yoğun olarak bulunduğu sosyal yaşama konu olmuş veya önemli tarihi hadiselerin cereyan ettiği yerler ve tespiti yapılmış tabiat özellikleri ile korunması gerekli alanlardır.”

Bu yasayla İstanbul İli Adalar İlçesi SİT alanı ilan edilmiştir. İstanbul Adalar İlçesi’nde bulunan Yassıada da bu ilçenin ve dolayısıyla İstanbul Adaları’nın bütünlüğü içinde olması ve barındırdığı doğal özellikler ve tarihi yapılarıyla ve arkeolojik kalıntılarıyla bu SİT alanının önemli bir parçasıdır.

Dolayısıyla son derece doğru ve yerinde olarak Gayrimenkul Eski Eserler Anıtlar Yüksek Kurulu’nun, 10.11.1979 gün ve 11572 sayılı kararıyla korunması gerekli Doğal ve Tarihi Alan olmasına; İstanbul V Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun, 05.04.2006 gün 61 sayılı kararıyla da Tarihi SİT tescil kaydının devamına ve Doğal SİT derecesinin de I. derece olarak belirlenmesine karar verilmiş ve V Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 28.02.2011 tarih 3110 sayılı kararıyla da ayrıca III. derece Arkeolojik SİT alanı ilan edilmiş Yassıada’nın İstanbul Adaları’nın bütünlüğünün önemi ve barındırdığı tarihi, doğal ve arkeolojik özellikler nedeniyle SİT alanı konumları sürdürülmeli ve özellikle Yassıada SİT alanı ilan edilmişken yasalarda açıkça belirtilmiş olan bu niteliklerinin yok sayılmaması gerekmektedir.

3. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından Adalar İlçesi, Yassıada, 156 ada 1 parselin “Sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı” olarak belirlenmesinin uygun olduğuna dair İstanbul I. Bölge Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonu’nun 10.10.2012 tarih ve 01-157 sayılı kararını onayan 08.11.2012 tarih ve 8923 sayılı kararına Adalar Belediyesi ve diğer bazı kurumlarca askı süresi içinde zaten itiraz edilmiştir. Yassıada’da Adalar İlçesi’nin bütünlüğünde geçerli olan her türlü koruma anlayışı ve özelliğini ortadan kaldıracak nitelikte bir yapılaşmaya olanak tanıyan ve İstanbul Adaları’nın koruma statüsünü değiştiren bu kararın gerek usul gerekse esas açısından iptal edilmesi gerekmektedir.

Yassıada üzerindeki söz konusu koruma kararı değişikliğinin yapılan itirazlar sonucundaki yasal durumu ve geçerliliği netleşmeden yapılacak tüm plan değişiklikleri ve imar düzenlemeleri geri dönüşü olanaksız etkiler yaratabileceğinden ve kamuyu zarara uğratabileceğinden, bu alana ilişkin Adalar İlçesi, Heybeliada Mahallesi, 156 ada, 1 No’lu parselin (Yassıada) “Askeri Alan” kullanımının “Turizm+Kültürel Tesis Alanı”, “Kayalık Alan” ve “İskele Alanı” kullanımına dönüştürülmesine ilişkin 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı Revizyonu ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı’nın derhal iptali zorunludur.

4. Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca 29.05.2013 tarih ve 5446 sayılı kararıyla onanan İstanbul İli, Adalar İlçesi, Heybeliada Mahallesi, 156 ada, 1 No’lu parselin (Yassıada) “Askeri Alan” kullanımının “Turizm+Kültürel Tesis Alanı”, “Kayalık Alan” ve “İskele Alanı” kullanımına dönüştürülmesine ilişkin 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı Revizyonu ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı usul bakımından planların farklı ölçekleri ve bu ölçeklerin gerektirdiği planlama yaklaşımlarının ve niteliklerinin birbirine uyumu konusundaki “kademeli birliktelik” ve “plan hiyerarşisi”ne uymamaktadır. İmar mevzuatımızın en temel koşul olarak emrettiği “planlama kademeleri arasındaki uyumun gözetilmesi” ilkesi ve imar planlarında farklı kademeler arasında uygunluk sağlanması gereğinin imar yasasının amir hükmü olduğu dikkate alındığında üst ve alt ölçekli iki planın aynı makam oluruyla aynı tarihte askıya çıkması imar kanununa ve usullerine aykırıdır. Kaldı ki bu durum üst ölçekli planın askı sürecindeki olası itiraz haklarını ve planın değişikliğe gidebileceği hususları baştan yok sayan bir uygulama olduğundan, plana dair yasal hak kullanımlarının önünü kesmiştir.

5. İtiraza konu planlar Adalar Belediyesi sorumluluğundaki bir alanda ve bu alandaki farklı nitelikler taşıyan adaların bütünlüğünü gözeterek yapılması gerekirken plan değişikliği ve ona bağlı alt ölçekli planın yapım sürecinde Adalar Belediyesi’nin görüş ve beyanlarına başvurulmamış olması, sorumlu idari ve kamu kurumlarının planlama sürecinde gereken katkı ve rollerinin eksik bırakıldığı bir durum yaratmıştır. Bu durum Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmelik’in 2. Bölüm’ünün 4. Maddesi’nde yer alan “Planlar, ilgili kurum ve kuruluşlarla ve plan kapsamındaki ilgili idarelerle işbirliği sağlanarak Bakanlıkça yapılır veya yaptırılır” ifadesi ile çelişmekte ve Adalar Belediyesi’nin kurum görüşü olmaksızın hazırlandığı için katılım ve müzakere süreçleri bakımından yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir.

6. İtiraza konu 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı Revizyonu, üst ölçek planı olan 1/100.000 Ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı’na (ÇDP) planlamada ölçekler arası uyumluluk gereği uygun olmak zorundadır. Ancak üst ölçekli plan kararlarında söz konusu alana ilişkin itiraza konu plan değişikliğinde öngörülen bir tasarruf bulunmazken bu yönde bir hedef de yer almamaktadır. Dolayısıyla itiraza konu plan değişiklikleri üst ölçek plan kararlarına aykırılık taşımaktadır.

7. Yapılan plan değişiklikleri halihazırda yerleşimin olmadığı, belirli sayıda ve kullanılmayan yapılar ve tarihi kalıntılar barındırmaktadır. Ayrıca söz konusu alan gerek kıyı bölgesinde gerekse ada kara parçası üzerinde korunması ve sürdürülmesi gerekli doğal-ekolojik bir değere sahiptir. Bu nedenle söz konusu alana dair yapılacak plan değişikliklerinde öncelikli hedefin kamusal nitelik ve adalar bütünlüğünü dikkate alması; doğal, ekolojik, arkeolojik ve tarihi değerlerin olası yeni fiziksel yapılaşmalarla tahrip olmamasını sağlayacak, kıyı kesimindeki deniz altı flora ve faunasını gözetecek, kitlesel insan akımlarını cezbedici fonksiyonel önerilerden kaçınacak bir planlama anlayışını gözetmesi gerekmektedir. Ancak itiraza konu plan değişikliği bu hassasiyetlerden ve bütüncül planlama yaklaşımlarından uzak, büyük sermaye yatırımları için ayrıcalıklı imar koşulları yaratacak şekilde düzenlendiğinden kamusal nitelik ve İstanbul Adaları’nın planlama bütünlüğü çerçevesinde yeniden ele alınması gerekmektedir.

8. İtiraza konu planlarda Yassıada’nın kıyı kenar çizgisinin kara tarafında kalan alanı için “turizm + kültürel tesis” fonksiyonu getirilmiş ve yapılaşma koşullarını belirleyici emsal değeri -iskele alanı hariç- 0,65 olarak belirlenmiştir. Ada’daki mevcut yapıların azlığı dikkate alındığında, bu emsal değeri üzerinden başlayacak yapılaşmanın Ada’nın ekolojik sürdürülebilirliğini tehdit edeceği ve yaratacağı cazibe ile öngörülmeyen ek yapılaşmaları da tetikleyebilecek bir nitelikte olduğu açıktır.

9. İtiraz konusu plan değişikliğinin hukuk ve kamu yararı açısından bir diğer aykırılığıysa Bakanlığın kamusal idari bir işlem olarak edindiği plan onama yetkisini, kendi tasarrufundaki alanlar üzerinde kullanarak, bu mülkü en yüksek bedel ile satışa konu edilecek bir arazi şekline çevirmesidir. Yassıada’nın mevcut fonksiyonu ile üzerindeki arsanın satışı sonucunda oluşan değerle, itiraza konu plan değişiklikleri sonucunda oluşan değer arasında büyük farklar bulunmaktadır. Bu nedenle, yapılaşma hakları kazandırılarak ve kısmen değiştirilerek yapılacak olan satış işlemi sonrasında ortaya büyük bir kentsel rant değeri çıkacaktır. Ayrıca itiraza konu plan değişiklikleri sonucu oluşacak olan rant, itiraza konu planların içeriği dikkate alındığında kamuya aktarılmaktansa özel mülkiyete aktarılacak ve kamu kullanımından kısıtlanacak bu alanda söz konusu işlem ile kamunun bir kez daha zarara uğramasına neden olunacaktır.

10. Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmelik’in 6. maddesinde, Plan Değişikliği “Plan ana kararlarını, sürekliliğini, bütünlüğünü, teknik ve sosyal donatı dengesini bozmayacak nitelikte, bilimsel nesnel ve teknik gerekçelere dayanan, kamu yararının zorunlu kılması halinde yapılan plan düzenlemeleridir.” olarak tanımlanmıştır. İtiraza konu revizyon plan ile değiştirilmek istenen ve 21 Kasım 2011’de onaylanan Adalar İlçesi 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı’nda Yassıada I. derece Doğal SİT, Tarihi SİT ve 3. derece Arkeolojik SİT Alanı olarak ve aynı zamanda bütünüyle ‘Askeri Alan’ lejantında gösterilmiş, 2565 sayılı “Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Kanunu ve yönetmelikleri ile ilgili mevzuat hükümlerine tabi alan” statüsünde olduğundan ilgili kurum görüşleri alınarak sismik araştırma amaçlı yapılar dışında yapılaşmaya kapalı olarak belirlenmiştir. Bu planda, konaklamalı turizm, Kentsel SİT alanları içinde önerilmiş, toplam 5,25 hektarlık bir alan konaklamalı turizm alanı olarak planlanmıştır. Turizme yönelik yeni alanlar açmak yerine mevcut yapı stokunun kullanıması hedeflenmiş ve konut alanları içerisinde konaklamaya imkân tanıyan plan kararları getirilmiştir. Ayrıca, mevcut günübirlik turizm alanlarının sıhhileştirilmesi ve yeni günübirlik turizm alanlarının yapılması önerilmiş, günübirlik kullanım olarak 21,56 hektarlık bir alan belirlenmiştir. Planda günübirlik turizm alanlarında doğal yapıyı bozmayacak ve geçici yapı niteliğinde tek katlı yapılaşma önerilmiştir. Sonuçta, bu planla Adalar bütününde turizme dayalı talepleri dengeleyici ve ek yapılaşmalardan, doğal alan tahribatından uzak bir yaklaşım sergilenmeye çalışılmıştır.

Ancak yaklaşık 1,5 yıl sonra hazırlanan itiraza konu plan değişikliği ile Yassıada’ya ağırlıklı olarak “Turizm+Kültürel Tesis Alanı” kullanımı getirilmiş, 0,65 emsal değeri üzerinden önemli bir oranda yapılaşma olanağı yaratılmış ve yukarıda ifade edilen plan öngörüleri ve Adalar bütünündeki turizm yaklaşımları dikkate alınmamıştır. Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmelik’in 6. maddesinde belirtilen durum oluşmaksızın yapılan itiraza konu plan değişikliği, bilimsel dayanaktan yoksundur. Kaldı ki ilgili Bakanlık ve Yıldız Teknik Üniversitesi ortaklığında yürütülen İstanbul Turizm Master Planı’nın hedef ve stratejileri, kararları beklenmeksizin yapılan itiraza konu plan değişikliği ve ona dayalı hazırlanan uygulama imar planı bilimsellikten ve planlama ilkelerinden son derece uzak ve keyfi bir durum yaratmıştır.

11. İtiraza konu planlar ve bu planlarla bir bütün olan raporları incelendiğinde, söz konusu adada bu planların yapımını gerekli kılacak tek gerekçe olarak mevcut yapıların fiziki açıdan yıprandığı ve bu yapıların kullanıma dayalı koruma ihtiyacı ortaya koyulmaktadır. Fiziki yapıların yıpranmışlığı ve tescilli yapıların tarihçeleri dışında bir bilgiye veya bulguya yer verilmeyen plan raporlarında, 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı Revizyonu’nda, Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmelik’in gerektirdiği fiziki, çevresel, jeolojik vd. analizlerin yapılmadan, getirilecek plan kararlarının Adalar İlçesi sorumluluğundaki diğer yerleşik ve yerleşik olmayan adalara yönelik etkileri irdelenmeden plan hükümleri geliştirildiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle getirilen plan kararlarının, yukarıda değinilen koruma-kullanma ilişkisi dışına çıkarak alanı yoğun insan ziyaretlerine açık hale getirecek ayrıcalıklı imar koşulu yaratmaya dönük olduğu ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı’na yön vermekten uzak olduğu açıktır.

12. 21 Kasım 2011′de resmiyet kazanan Adalar İlçesi 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı’nda Yassıada I. derece Doğal SİT, Tarihi SİT ve 3. derece Arkeolojik SİT Alanı olarak ve aynı zamanda bütünüyle ‘Askeri Alan’ lejantında gösterilmiştir. İtiraza konu planlar, Adalar bütününde kapsamlı analiz ve bilimsel çalışmalar sonucu oluşturulan bu plan ve kararları ile de çelişmektedir. Ayrıca söz konusu planlara ait notlarda, önerilen arazi kullanım kararları ve değişikliklerini gerektirecek bilimsel nedenler, analiz ve tespitlere de yer verilmemiştir.

DELİLLER:
1. Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi için: parti tüzüğü Partinin Ülke genelinde siyaset önceliğinin ekoloji ve çevre duyarlılığı olduğu,bu alandaki her tür tasarrufa çevre hakları faydasına itiraz,dava ve siyasi çalışma konusu yapmayı asıl hedeflerinden biri olarak koyduğunu gösterir) Tüm davacılar bakımından;İdareye itiraz dilekçesi ve her tür delil.

H.NEDENLER:
İYUK, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından “KORUNAN ALANLARIN TESPİT, TESCİL VE ONAYINA İLİŞKİN USUL VE ESASLARA DAİR YÖNETMELİK” başlığıyla Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren (19 Temmuz 2012 tarihli ve 28358 sayılı Resmi Gazete) ve ilgili mevzuat.

SONUÇ VE İSTEM:
Yukarıda sıralanan nedenler ışığında, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 29.05.2013 tarih ve 5446 sayılı kararıyla onanan İstanbul İli, Adalar İlçesi, Heybeliada Mahallesi, 156 ada, 1 No’lu parselin (Yassıada) “Askeri Alan” kullanımının “Turizm+Kültürel Tesis Alanı”, “Kayalık Alan” ve “İskele Alanı” kullanımına dönüştürülmesine ilişkin 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı Revizyonu ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı’nın iptaline,telafisi mümkün olmayan zararların önlenmesi bakımından dava sonuna kadar ilgili kararın yürütmesinin durdurulmasına,dava giderleri ve vekalet ücretinin davalı idareye yükletilmesine karar verilmesini vekaleten ve asaleten talep ederim..30.09.2013

Yeşiller Ve Sol Gelecek Partisi
Yeşil Düşünce Derneği
Uğraş Salman
Adına Vekileten Kendi adına asaleten
Av.Sennur Baybuğa

 


Yanıt

  1. […] Bkz: https://adalarpostasi.wordpress.com/2013/09/30/2731/ […]


Yorum bırakın

Kategoriler